Şişli Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi’nde geçtiğimiz cumartesi günü acil servisin yeşil alanında görevli Doktor Mertcan Yazıcı, Betül Ş.’yi (24) muayene ettiği sırada hastanın yakınları olan Muhammet Eren Ş. (17) ve Burak Ş. (27) tarafından saldırıya uğramıştı. Sağlık çalışanlarının ‘beyaz kod’ vermesiyle olay yerine hastane polisi ve güvenlik personeli sevk edilmiş, 2 saldırgan gözaltına alınmıştı. Saldırıda yüzü kanlar içinde kalan doktor tedaviye alınırken, gözaltına alınan Muhammet Eren Ş. ve Burak Ş. ‘beyaz kod yönetmeliği’ gereğince ifadelerinin alınmasına gerek duyulmadan işlemlerinin ardından savcılığa sevk edilmişti. Mahkemeye çıkarılan Muhammet Eren Ş. tutuklanarak cezaevine gönderilirken, Burak Ş. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Olay anı ise kameralara yansımıştı.
MESLEKTAŞLARI BASIN AÇIKLAMASI YAPTI
Yaşanan olayla ilgili TABİP-SEN Şişli Şubesi öncülüğünde bir araya gelen sağlık çalışanları ve darp edilen doktorun babası Nevzat Yazıcı protesto gösterisi düzenledi. Baba Nevzat Yazıcı, “Sağlıkta şiddet sona ersin” sloganları atarak, “Şiddet varsa biz yokuz” yazılı pankart açtı. Ardından da basın açıklaması yapıldı.
“DARBA UĞRAMIŞ BİR DOKTORUN BABASI OLARAK CANIM YANIYOR”
Darp edilen doktorun babası Nevzat Yazıcı, “Ben darp edilen doktorun babasıyım. Ben bu çocuklarımı kolay yetiştirmedim. Şehir terörüne ya da şehir eşkıyalarına, bu olaylara maruz kalmasını istemiyorum. Bu çocukları ben ülkesine faydalı olsun, milletine hizmet versin diye yetiştirdim. Zor şartlarda yetiştirdim. Böyle bir olaya maruz kaldılar, çok üzücü. Biz bunları televizyonda görüyorduk. Bu şartlarda okuyan bu çocuklar, vatanına milletine hizmet verecek bu çocuklar, şehir eşkıyaları tarafından bu kadar az bir cezayla herkes bu darbı yapabilir. Demek ki onlar da bu cezayı caydırıcı görmüyor. Ben adalet istiyorum. Sadece adalet istiyorum. Bu çocuklar kolay yetişmiyor. Onun için yasalarımızda gerekli düzenlemeyi yapmalarını rica ediyorum. Bir sağlık çalışanı, darba uğramış bir doktorun babası olarak canım yanıyor. Ben kaç gündür hastanede gece gündüz bekliyorum. Yoğun bakımda kaldı oğlum, biz burada süründük” dedi.
“KARŞI TARAFIN VERDİĞİ İFADELER YALAN”
Sosyal medyada çıkan paylaşımlarla ilgili konuşan Yazıcı, “Sosyal medyada karşı tarafın verdiği bazı ifadeler var, hepsi yalan. Şimdi oğlum ifadesini verecek, şahitler var. ‘Saçımı tuttu’ gibi ifadeler veriyorlar. Bunlar çok ayıp, çirkin şeyler. Yanında kardeşleri vardı ve ağabeyi tutup kafa attı. Adalet istiyorum ben, adalet. Bu şehir eşkıyaları bu işi bu kadar kolay yapmasınlar. Caydırıcı önlem istiyorum” ifadelerini kullandı.
“MERTCAN ARKADAŞIMIZ ÖLÜMDEN DÖNDÜ”
Grup adına basın açıklamasını okuyan bir doktor, “Düşünün ki siz bir insanın derdiyle dertlenmişsiniz. Ona hizmet vermeye çalışıyorsunuz. Yanında birisi geliyor, hastanın yakını veya değil. Bir anlık kızgınlıkla size saldırıyor ve öldüresiye saldırıyor. Yani bir sınırı da yok artık bu işin, basit bir tartışma değil. Ben bunu defalarca yaşadım, belki şansım yaver gitti. Mertcan arkadaşımın şansı yaver gitmemiş. Ben hafta sonu bu olayı öğrendim ve 2 gündür de bunun duygusal yüküyle de uğraşıyoruz. Bunun çözümü belki de yok bilmiyorum, ama olduğunu ümit ediyoruz. İlgili kurumların bu konuda alacakları güvenlik önlemleri en başta geliyor. Milyonlarca insan bu büyükşehirde yaşıyoruz. Biz burada konuşurken halkımızla mücadele etmiyoruz. Kendimizi de içinde gördüğümüz halkımızla bazı sorumsuzların ortaya çıkardığı veya bazı sorumluların kendi görevlerini tam yerine getirmediği için ortaya çıkardığı magandalıkla, halkımızla birlikte mücadele etmek istiyoruz. Buraya gelirken veya herhangi bir başka hastaneye giderken lütfen orada sağlık hizmeti sunulduğunu ve huzurlu, rahat bir ortamda bunun ancak sunulabileceğini unutmayın artık. Mertcan arkadaşımız ölümden döndü. Şu an sağlık durumu iyi diyoruz ama belki ölmüş olabilirdi. Belki dün biz cenazesinde olabilirdik. Allah hayırlı ömür versin, bundan sonra mesleğine nasıl devam edebilir onu da bilmiyorum. Biraz ümitsiziz ama inşallah çözülür” diye konuştu.